Kaynaklarda listesi verilen üç yazıyı, editör “üç yazıyı bir
seri” olarak bildirdiği için okudum. İçlerindeki yalnızca oluklu mukavva
sektörüne yönelik faydalı bilgileri (artık herkesçe bilinen hız, az adet, çeşit/versiyon/renk
sınırsızlığı gibi konular ile bakım onarımda yapay zekâ kullanımı ve çeşitli
barkod uygulamaları gibi hususları atlayarak) kendi yorumlarımla aşağıda
sunuyorum.
·
Keypoint Intelligence danışmanlık şirketinin sağladığı
verilere göre dijital baskılı ambalajlar toplam ambalaj sektörünün ancak
%2’sini oluşturuyormuş.
Yarısından biraz fazlası oluklu olmalı,
rakamın ABD’de hesaplandığını da unutmamak lazım. Türkiye'de dijital baskılı oluklu mukavva ambalajın %0,5'den az olduğunu tahmin ediyorum.
·
Mevcut baskı tekniklerinden dijitale geçişin
biraz yavaş olduğu kabul ediliyormuş. Smithers’in yaptığı Pazar araştırmasına
göre dijital baskıya geçiş 2022-2027 döneminde en yüksek hıza ulaşacakmış.
Şirket olarak dijital baskıya başlamamız
2017’dir, mevcut mürekkep maliyeti ve yedek parça pahalılığıyla ben halen ciddi
bir ilerleme veya emaresini görmüyorum.
·
Oluklu mukavva ambalajda dijital baskı
uygulaması ilkin 2001’de yapılmış, teknolojinin ilerlemesiyle 2016’da bir üst
seviyeye geçilmiş. Ambalaj sektöründe dijital baskının esas büyüme
potansiyelinin oluklu mukavvada olduğu kabul ediliyormuş. Keypoint
Intelligence’in bir araştırmasına göre üreticilerin %73’ü dijital baskıyı bir
dönüştürücü ve yıkıcı teknoloji olarak görüyormuş. Yazara göre dijital baskıya
başlayanlar “öncüler” olarak kabul edilmekle birlikte halen öğrenme aşamasındaymışlar.
·
Oluklu mukavva ambalaja yönelik temelde iki
türlü dijital baskıdan bahsediliyor: Kağıt bobinine baskı (web press) ve
levhaya baskı (sheet-fed.) Bloomberg Intelligence’deki bir oluklu sektörü
analizcisine göre bobine baskı teknolojisi, levhaya baskıya göre daha kolaymış.
Analizci sheet-fed baskının çok çeşitli dengesizlik ve hatalara açık olduğundan
bahisle bobine baskının diğerinden 10 kata daha fazla üretim kabiliyeti
olduğunu ifade ediyormuş.
Bobine baskı reklamları. Medyada ahkam
kesen biri hangi yöntemin ne zorluğu olduğunu nereden bilecek. Web-pres üreticisinden gelen bilgileri söylemiş olmalı.
·
Aynı kişi tekrar eden siparişler için bobine
baskıyla teslim süresinin 18-20 günden 5 günden aza indiğini, ABD’deki büyük
oluklu gruplarının da bobine baskıya yöneldiğini açıklamış. Aynı kişi ABD
oluklu sektöründe 60 tane single-pass dijital baskı makinesi olduğunu tahmin
ediyormuş.
Yazının önceki bölümlerinden bu
makinelerin EFI, Barberan, Domino, Durst veya HP olduğu anlaşılıyor.
·
Dijital mürekkep üreticileri, klişelerin devrede
olmamasını önemli bir sürdürebilirlik adımı olmasından, emisyon azalmasından
bahsediyormuş. Baskının her değişmesiyle yılda milyonlarca klişe hurdaya
çıkıyormuş. Ayrıca dijital baskı makinelerindeki kurutma sistemlerinin flexo
makinelere göre daha çevreci ve daha enerji verimli olduğu açıklanıyormuş.
EFI temsilcisi UV mürekkeplerin geri kazanılabilir
olmadığını ama elyaf geri kazanılırken bir ayrıma işlemi yapılabileceğinden
bahsetmiş.
Doğru anladıysam kullanılmış kutu
eritilip-tekrar kağıt olacakken; UV mürekkepten arındırılacak. Nedense hiç
inandırıcı bulmadım.
·
Dijital baskılı ambalaj çözümleri şirketi Fortis
Solutions Group’dan biri, “Dijital baskı makinesi aldığınızda 12-18 ayda ne
yaptığınızı ancak öğrenmeye başlayacak, takip eden 6-12 ayda işinizde uzmanlaşacaksınız.
Para kazanmaya başlamanız için en az 6 ay daha geçmesi gerekecek.” Demiş.
Düşük rakamlardan iki yıl hesapladım,
yükseklerden ise üç yıl. Makineyi alıp da o kadar beklenir mi diyorsanız,
alanlara ne kadar para kazandıklarını sormak lazım.
·
Yazara bilgi veren kaynaklar, ambalaj şirketleri
dijital baskının avantajlarını fark etti ama müşteriler gelip “ambalajımı
dijital baskılı yap” demiyor şeklinde konuşmuş.
Çünkü dijital baskılı ambalaj maliyeti,
beş binlik partide flexo veya ofsete göre pahalı.
Yine aynı kaynaklara göre bu durum
değişmeye başlamış. Zira dijital baskı makinesi üreticileri markalara makinelerini
tanıtmaya başlamış.
Makineciler yanlış yolda, mürekkep
maliyetinde indirim yapsalar daha kolay sonuç alacaklar.
·
Tetra Pak US’den biri “marka, farklı pazarlarda neyin
en iyi sonuç verdiğini test etmek amacıyla dijital baskıdan yararlanmalı”
şeklinde tavsiyede bulunmuş.
Bir başkası, özellikle küçük markaların
oyuna girmek ve pazardan pay almak amacıyla bu yola başvurmalarını tavsiye etmiş.
Tetra Pak ambalajlarda satılan meyve suyu piyasaya
sürüldüğü bölgenin futbol takımını basmak gibi örnek verilmiş.
Benzin istasyonları veya marketlerdeki sandviçlerin
büyük bir şirket tarafından satıldığı uzaklarda bir yerde üretildiği; ancak
satıldığı dükkânın logosunu taşıyan sandviçin müşteride sanki oracıkta
üretilmiş hissi uyandıracağı dile getirilmiş. Ürüne yerellik katmak için
dijital baskının tek çare olduğu anlatılmış.
·
Atlanta’daki esnek ambalaj şirketi Printpack’tan
bir yetkili “flexo ve gravürden dijitale dönemiz on ila yirmi yıl alacak”
derken, Fortis Solutions Group’tan konuşan kişi “önümüzdeki birkaç sene içinde
dijital baskı orta büyüklükteki siparişlerimizin çoğunu alacak” demiş.
Keşke orta büyüklükteki parti derken kaç
metre kare veya adedi kastettiğini bilseydim.
·
Georgia-Pasific’ten bir yetkili “Dijital baskı,
oluklu hattı ile konfeksiyon ve tamamlama makineleriyle entegre olacak. Hem
markanın hem de ona hizmet eden ambalaj üreticisinin kabiliyetleri bu şekilde
artacak.” Demiş.
Yazara göre başka uzmanlar ise dijital
baskı makinesiyle inline çalışan laser kesim makinesinin rotary kesim
makinelerini devre dışı bırakacağından, kesim hassasiyetinin artmasından
bahsetmiş.
BHS’nin oluklu hattında dijital baskı yapan
ilk makinesi çalışıyor diye biliyorum. Bu hattın mürekkep maliyeti düşükse
oluklu sektörü başka bir yöne gider. İkinci bölümdeki görüşler ise oluklu
hattının mevcut şekilde korunacağını varsayıyor. Kim haklı çıkacak, göreceğiz.
Sonuç
Oluklu fabrikası açısından: Dijital baskının oluklu mukavva
sektöründe kullanımı halen çok zayıf. Oluklu fabrikası dijital baskıyı
kullanmak istemiyor değil, ilk yatırım tutarı ile mürekkep ve kafa maliyeti çok
yüksek. Fabrika daha pahalı olan bir baskıyı satamayacağından uzak duruyor.
Müşteri açısından: Hızlı teslimat, az adet, sık değişen
baskı, deneme baskılar, versiyon baskıları durumunda müşteri ister istemez
dijital baskı farkını ödüyor.
Dijital baskı makinesi üreten açısından: Flexo baskılı
makinelerin yerine dijital baskılı makinelerin geçmesi gerektiği gibi hedef
koymak ve klişe maliyetini dikkate alarak dijitalin daha ucuz olduğunu iddia
etmek ahmakça. Saçma sapan hesapları, yoğun rekabet içinde kavrulmuş bir
sektöre yutturmaya çalışmak ise…